3 Kas 2011

Muhteşem yol maceralarım

Otobüs yolculuklarım hep macera dolu geçmiştir. Bu da onlardan biri. Bu yolculuktan aklımda kalan tek görüntü çizimdeki görüntüdür.Şehrimi yeni değiştirdim, yerleştim, artık bir süre memlekete gitmem derken ailemi özlediğimi fark ettim. Depremin sinirlerimi yıpratması, yoğun çalışmalar ve üzücü gönül işlerinden sonra aileme ihtiyaç duydum "anneme bi sarılırım geçer" dedim, otobüs biletimi aldım.

Otobüs firmaları da ayrı bir âlem. En kaliteli bildiğimiz iki otobüs firması da gözümden iyice düştü diyebilirim. Müşteri hizmetleri berbat çalışıyor, müşteri hizmetleri iyi olan yolculukta hüsranlar yaşatıyor. Bir saat rötar, arızalı klima, her durakta durması bana tam bir işkence yaşattı. Hele hele benim gibi yolculuk sırasında gözünü bile kırpmayan birinin her seferinde kendine ağlayan çocuklu bir yolcuyu çekmesi nasıl bir "kanun" çözemedim.

Yolculuğumun en iyi tarafı mola yerinde içtiğim domates çorbası ve yeni edindiğim kız arkadaşım oldu:)

Yine öyle bir-iki dakikalık kısa bir mola sırasında kapalı bir oyuncakçıda gördüğü gitarı "isterim de isterim" diye tutturan afacan çocuğun otobüsü ayağa kaldırması, Adana'ya varana kadar çenesinin bir dakika bile durmaması, çenesi dursa koltuğuma ayaklarıyla vurması bana inanılmaz bir yolculuk yaşattı.

Üç gündür memleketteyim, hala uykumu alamadım.

Her yolculuğumda bu ve buna benzer zorlukları nasıl engellerim? "Murphy" ya da "çekim gücü" kanunları konusunda bana yardım eden olursa minnettar kalırım. ;)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Görüş bildirme şeysi

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...