Yukarıda görmüş olduğunuz kitaplar (ve aslında daha nicesi) tarafımdan okunmayı bekliyor. Evet kendimden çok utanıyorum. Burada açık açık ifşa etmemin bir sebebi var elbette. Utanıp yüzümü kızartacak bir yorumla karşılaştırın beni de bir tanesini elime alayım artık:))İlk sıradaki kitap alındığı tarihte bir kaç sayfa okunup rafa kaldırılmıştır. İkinci sıradaki kitap sevgili arkadaşım Emre'nin benim için doğumgünü hediyesidir. Emrecim okudum, vallahi okudum ama yarısına gelince bi haller oldu bi baktım bırakıvermişim:)) Üçüncü kitap ise Emin'in tavsiyesi üzerine aldığım bir kitap. Hepsi orijinaldir belirteyim de:P Ayrıca hepsi okunması gayet kolay kitaplar, hayır Sofi'nin Dünyası o kadar da ağır bir kitap değil. Yani bana göre, çünkü üniversitede Felsefe, Mitoloji ve Sanat Tarihi derslerimiz bu bilgilere aşina etmişti beni.. (Bu arada Nermin hocamızı saygı ve sevgiyle anımsıyorum)
Dün Secret'a başladım nihayet. Bugün devam etmedim ama:) Bu böyle sürüp gitmesin nolur bişeyler yapın arkadaşlar, benim için;))
Secret ,hımm nefis:))
YanıtlaSilBende de tam tersi bir durum var.Çok kitap okurum (kütüphaneler sağolsun:))ama hiç almadım.
Yeni yeni başladım kendi kitaplığım olacak:))
Bende de var o takıntı. Hatta ben de bir post haline getirip blogumda yayınlayacağım bunları. Açıkcası ben komik kitapları 1 günde bitirip ardından gaza gelip sıkıcı bulduğum kitapları da o hevesle yarılayabiliyorum fakat tekrar bir komik kitap almaya da yarısı bakıyor :) Olsun yaaa :)
YanıtlaSilSecret cidden nefis bir kitapmış:) Ama okuyanlar hayatın sırrını öğrenip başarıya ulaştı bile belki de.. :P
YanıtlaSilBen hiç bir günde kitap bitiremedim Aslıcım:)) Sıkıcı kitaplar da benden uzal dursun:))
Hemen yüzünü kızartayım...
YanıtlaSilYazıklar olsun sana:)
Kağıdın fiyatını, kağıdı almak için para dışında çekilen çileyi, matbaada "ha basıldı ha basılacak" diye yenilen tırnakları, matbaa yetkilisiyle yapılan telefon görüşmelerini ve dökülen dilleri, "acaba baskı temiz oldu mu?" "mizanpajda, resimlerde hata var mı?" diye alın bölgesi başta olmak üzere vücudun bilimum yerlerinden dökülen terleri, basımdan sonra dağıtım için verilen emeği, bir kitabı veya dergiyi birilerinin alıp okumasının seni en çok sevindiren şey olduğunu bildiğin halde nasssıl olurda sadece kitapları alıp raflarda sergilersin, nassıl olur... nassıl yaparsın... nasssıl....
ahhahahaaa :))) Cihan yaa hoşgeldin, kırdın geçirdin beni.. valla çok haklısın. Ancak raflarda durmuyo merak etme, kardeşim okuyo ve diğer kardeşime miras kalıyo.. Benim yaşım geçti artıkın.. eheheh :D
YanıtlaSil